Zengin bir öğle yemeğinin ardından, ormanlar kralı aslan, ormanında gezintiye çıkmış. Onu gören tüm diğer hayvanların korku ile kaçmasından olsa gerek, kendini çok yalnız hissediyor, birileriyle sohbet etmek için dayanılmaz bir istek duyuyorken, bir ağacın tepesinde, yaprakların ve dalların arasında maymun’u görmüş;
– “Maymun kardeş, yanıma gel de seninle biraz sohbet edelim” demiş.
– “Gelmem. Beni öldürürsün, yersin.” diye yanıtlamış maymun.
– “Gel, bir şey yapmayacağım. Söz veriyorum.” demiş aslan.
– “Geçen gün ceylana da söz vermiştin, ne oldu?”
– “Bugün karnım tok. Korkma, gel biraz konuşalım.”
– “Kendini şu ağaca bağlatırsan gelirim. Yoksa kesinlikle inmem ağaçtan.”
Maymun ile sohbeti artık gurur meselesi yapan aslan, etrafına bakınmış ve az ileride, her şeyden habersiz karnını doyuran geyiği görmüş. Geyik, aslanı
fark edip kaçamadan aslan yolunu kesmiş:
– “Çabuk gel, beni şu ağaca bağla, yoksa seni öldürürüm!” demiş. Geyik çaresiz, sarmaşıkları almış, aslanı gösterdiği ağaca bağlamış. Maymun;
– “Şurası iyi olmadı, pençesini oradan kurtarır, boynunu da iyi bağla, hiç kıpırdayamasın…” diyerek geyiğin görevini tam olarak yapmasına yardımcı olmuş.
– “Tamam, bak hiçbir yerimi kımıldatamıyorum, in aşağı artık.” diyormuş
aslan. Maymun;
– “Hayır, inmem. Geyik uzaklaşsın. Beni yakalayıp seni çözer.” demiş.
Aslanın da talimatıyla geyik hızla uzaklaşmış.
Her istediğinin yerine getirildiğini ve çevrede başka tehlike de olmadığını gören maymun, aşağı inmeye başlamış. Ancak, aşağı inerken ürperdiği, bir titreme geçirdiği aslanın gözünden kaçmamış. Aslan;
– “Yahu, her tarafım bağlı, hala benden korkuyorsun, ürperiyorsun.” demiş.
Maymunda;
-“Yok.” demiş, “korkudan değil heyecandan ürperdim. İlk defa bir aslan s*keceğim de.”