Çocukluğumu Özledim

cocuklugumu-ozledim.jpg

Yeter artık dayanamıyorum büyük adam olmaktan. Belki de adam olamamaktan. Veya fazla adam olmaktan, işte her neyse…

Ben çekirdek içini çıkarıp kola bardağına atmayı, sonra o bardağı tek yudumda içmeye çalışıp, şişmeyi özledim. Hani bazen kolayı içersin çekirdekler bardakta kalır, elinle alır atarsın ağzına. Kola yoksa çayın içine atarsın, olmadı meyve suyuna… Hatta bazen çekirdekle uğraşmaz da fındık atarsın. Böyle yılbaşıları vardı karışık kuruyemişlerin geldiği. Onlarla bile kolanın içerisine atma olayını denemişliğim var. Hani fıstık sevmem, sırf o olayın hatırına bir bardak fıstık yemişliğim olurdu.

Geceleri erken yatamazdım ben. Niyeyse erken uyumak istemezdim. Annem zorla erkenden yatırmaya çalışırdı. Böyle yorganı başımın üzerine çekip uyuyor numarası yapardım. Sonra uyuyor numarası yaparken dalardım uykuya. Annemlerde bilirdi numara yaptığımı ama sonunda uyuduğum için bozmazlardı o küçücük oyunumu…

Babamın eve geliş saatini bilirdim. Böyle o saat yaklaştığı zaman bir gözüm hep sokağın başında olurdu. Böyle babamı gördüğüm an kendimi dünyanın en güçlü insanı zannederdim. Babam da eli hep dolu gelirdi eve, poşetler olurdu hep elinde. Merak ederdim acaba bugün ne getirdi diye. Hep çocukları için bir şeyler vardı o poşetlerde. Oğlum bunu sever kızım bunu yerdi hep…

Bir gün unutmuyorum; ilk uzaktan kumandalı arabamı getirdi. Görünce böyle aklım oynadı, kaç defa sarılıp öptüğümü hatırlamıyorum. Sabahlara kadar oynadım onunla. Ama şuan anlıyorum ki o oyuncak değildi beni mutlu eden. Beni mutlu eden şey babamın onu benim için almış olmasıydı…

Ben çocukluğumu özledim arkadaş… Annemin kucağında uyumayı, babamın yatağıma taşımasını, başımı belaya soktuğumda abimin gelip kurtarmasını, derdim olduğunda saatlerce ablamla konuşmayı…

Ben çocukluğumu özledim. O derdim var sanıpta derdimin olmadığı zamanları…