Köprü

kopru

Adamın biri California’da bir kumsalda yürürken ayağı bir lambaya takılmış. Adam lambayı kumların içinden çıkarmış, dalgasına belki cin çıkar deyip ovalamış lambayı. Hakikaten cin çıkmış. Adam çok şaşırmış, cin başlamış konuşmaya;

“Tamam tamam anladık, beni lambadan kurtardın. Bu ay içinde dördüncü defadır çıkıyorum bu lambadan ve artık sıkılmaya başladım. Bu yüzden üç dilek hakkını unut, sadece bir dilek hakkın var.”

Adam oturmuş, bir süre düşündükten sonra;

“Her zaman Hawaii’ye gitmek istedim ama uçaktan korkarım ve deniz beni çok kötü tutar. Benim için Hawaii’ye bir köprü yap, böylece arabayla oraya gidebileyim” demiş.

Cin gülmüş ve;

“Bu imkansız! Bu işin lojistigini düşün. Köprünün ayakları nasıl Pasifiğin dibine ulaşabilir? Ne kadar beton gerektiğini, ne kadar çelik gerektiğini düşün. Bu yüzden başka bir dilek düşün” demiş.

Adam tamam demiş ve başlamış güzel bir dilek düşünmeye. En sonunda;

“Dört kere evlendim ve boşandım, bütün karılarım her zaman duyarsız olduğumu ve onunla ilgilenmediğimi söylerdi. Bu yüzden kadınları anlayabilmeyi diliyorum. Nasıl hissettiklerini ve neden ağladıklarını, bir şey söylemedikleri zaman gerçekten istediklerini, onları nasıl gerçekten mutlu edebileceğimi bilmek istiyorum o zaman…”

Cin biraz durmuş, biraz kafasını kaşımış ve sonra;

“Köprü iki şeritli mi olsun dört şeritli mi?”

 

ALLAH Var

ALLAH-var

Adamın biri her zaman yaptığı gibi saç ve sakal traşı olmak için berbere gitti. Onunla ilgilenen berberle güzel bir sohbete başladılar. Değişik konular üzerinde konuştular. Birden ALLAH ile ilgili konu açıldı.

Berber: ” Bak adamım, ben senin söylediğin gibi ALLAH’ın varlığına inanmıyorum.”

Adam: ” Peki neden böyle diyorsun?”

Berber: ” Bunu açıklamak çok kolay. Bunu görmek için dışarıya çıkmalısın. Lütfen bana söyler misin, eğer ALLAH var olsaydı, bu kadar çok sorunlu, sıkıntılı, hasta insan olur muydu, terk edilmiş çocuklar olur muydu? ALLAH olsaydı, kimseye acı çektirmez, birbirini üzmezdi. ALLAH olsaydı, bunların olmasına izin vereceğini sanmıyorum…”

Adam bir an durdu ve düşündü, ama gereksiz bir tartışmaya girmek istemediği için cevap vermedi. Berber işini bitirdikten sonra adam dışarıya çıktı. Tam o anda caddede uzun saçlı ve sakallı bir adam gördü. Adam bu kadar dağınık göründüğüne göre belli ki traş olmayalı uzun süre geçmişti. Adam berberin dükkanına geri döndü.

Adam: “Biliyor musun ne var, bence berber diye bir şey yok”

Berber: “Bu nasıl olabilir ki? Ben buradayım ve bir berberim.”

Adam: “Hayır, yok. çünkü olsaydı, caddede yürüyen uzun saçlı ve sakallı adamlar olmazdı.”

Berber: “Hımmm. Berber diye bir şey var ama o insanlar bana gelmiyorsa, ben ne yapabilirim ki?”

Adam: “Kesinlikle doğru! Püf noktası da bu! ALLAH var, ve insanlar ona gitmiyorsa, o ne yapabilir.”